Kelebegin Rüyası Filmine Konu Olan Şair Rüştü Onur’un Kitabı: Mektubun Avucumda
Yılmaz Erdoğan’ın önsözüyle katkıda bulunduğu Rüştü Onur: Mektubun Avucumda adlı kitapta yazarın eşine yazdığı mektupları, aile arşivinde kalmış şiirleri ve özel fotoğraflarının tamamı yer alıyor.
Görsel unsurlar
- Rüştü Onur’un özel mektuplarının görselleri
- El yazısıyla şiirleri
- Özel resimler
- Evlilik cüzdanı
- Mektup Zarfı
Rüştü Onur Kimdir?
Orhan Veli,Oktay Rifat, Necati Cumalı, Behçet Necatigil ve Melih Cevdet’in kuşağından olan Rüştü Onur, 1920’de Zonguldak’ta doğdu. Toplam 22 yıl yaşayan Rüştü Onur, genç yaşına karşın edebiyat dünyasının ilgisini çeken ve kendine özgü sesi ve tekniği olan şiirler yazmış… Rüştü Onur, Garip şiiri’nin önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilmektedir. O,Zonguldak’ta yaşamış şairler olan Muzaffer Tayyip Uslu ve Kemal Uluser’le birlikte simge adlardan biri olarak görülür. Babası Mehmet Onur adında bir köy öğretmenidir. İlköğretimini Devrek’te okur, liseye önce Kastamonu’da başlar sonra da Zonguldak’ta bitirir. 1938 yılında İnce hastalığına tutulduğu için o yıl okuyamaz. 1941 yılının başında Rüştü Onur’un hastalığı yeniden şiddetlenir. Üç ay Zonguldak’ta hastanede kalır. Bu arada Heybeliada sanatoryumuna da başvurur. 1941 yılının son ayı ile 1942 yılının ilk iki ayını Heybeliada’da geçirir. 1942 Mart ayında sanatoryumdan çıktığında yedi kilo almış ve hastalığı yenmiştir. Tekrar Zonguldak’a döner. İstanbul’da Anafartalar Vapurunda Mediha Sessiz adında güzel bir kızla tanışır. Mediha’ya aşkının ifadesi olan duygulu mektuplar ve şiirler yazar. Önce nişanlanırlar sonra da 1942 yılında evlenerek, Beşiktaş’ta Mediha’nın evine yerleşirler. Ne yazık ki bir talihsizlik sonucu Mediha bir karın zarı iltihabı geçirir ve 12 Kasım 1942’de yaşamını yitirir. Bu ölüm Rüştü Onur’a çok fazla gelir. Eşinin ardından adeta canına kıyarcasına yaşamını boş verir. Yaşama sevdiği karısından sonra ancak iki hafta dayanabilir. 2 Aralık 1942’yi Beşiktaş’ta Şair Leyla Sokağı’ndaki evinde ciğerlerinden fazla kan gelmesi nedeniyle boğularak ölür. Halen Ortaköy mezarlığında “Boğazın lacivert sularına bakan” bir sırtta eşiyle yan yana yatmaktadır.
Yazıları
- Rüştü Onur şiirden başka, hikaye ve denemeler de yazmıştır. Yazıları, Yeni İnsanlık, Varlık, Ses, Bağ, Serveti-Fünûn, Ocak, Yeni Zonguldakbaşlıklı dergi ve gazetelerde çıkmıştır.
- İlk şiirine Gündüz dergisinde rastlamak mümkündür.
- Çok yakın dostu Salah Birsel 1956 yılında, onun hakkında “Rüştü Onur –şiirleri, mektupları ve ardından yazılanlar” başlığıyla kısa bir kitap yayımlar.
- Devrekli 18 sanatçı ve sanatsever insan bir araya gelerek Rüştü Onur’un adını ve eserlerini yaşatmak, adına Rüştü Onur Sanat ve Kültür Derneği’ni (ROSAK) kurarlar.
Önemli yazar arkadaşları
- Salah Birsel
- Oktay Rifat
- Necati Cumalı
- Melih Cevdet Anday
- Samim Kocagöz
- Behçet Necatigil (Zonguldak’tan edebiyat öğretmeni ve arkadaşı)
- Muzaffer Tayyip Uslu ve Kemal Uluser (onun gibi tüberküloz hastalığından ölen en yakın şair Zonguldaklı arkadaşları)
Hakkında kim ne dedi
- Orhan Veli: “Son yıllarda Zonguldak üç büyük yetenek yetiştirdi: Biri Rüştü Onur…”
- Behçet Necatigil: “Gamlı gecelerin öncüsü Rüştü, artık hatıralarım arasına geçti.”
- Salâh Birsel: “Rüştü Onur’un kısa bir şiir yaşantısı oldu. Her gün sıtma geçirirdi. Şiir sıtması.”
- Oktay Rifat: “Rüştü Onur Türkiye’de geç başlayan bir hareketin bayrağı altında şiir yazıyordu.”
- Cemal Süreya: “Rüştü Onur şiirleriyle hayatını, daha doğrusu ölümünü, bir arada götürmüş.”
- Doğan Hızlan: “O, insan kardeşlerine hep yaşam sevincinden insancıl duygulardan bahsetti.”
kelebeğin rüyası güzeldi.
YanıtlaSil